yetim hakkı ile ilgili sözler

naskah drama 9 orang tentang kehidupan remaja. Selam Dostlarım, Konumuzda Yetim ile ilgili Ayetler ve Hadisler, Ayetler yetim hakkı, Yetim Hakkı yemek Ayet, Yetim hakkı yiyenlerin sonu aramalarında yardımcı olarak paylaşmaya çalışacağız. Yüce Allah’ın emirlerini yerine getirmeye çalışan biz müslümanlar Yüce Kitapta bize emredilen şeyleri öğrenmeye çalışmalı ve hayatımızda uygulamaya özen göstermeliyiz. Aşağıda YETİMLER ile ilgili ayetlerin mealleri yazılmıştır. Eksik ve hata yapmak insanların özelliğidir. Hata ve kusurumuz olursa Rabbim Teala Hazretleri bizleri bağışlasın.. Amin. / Türkiye’nin en geniş Güzel sözler, ayetler, hadisler ve atasözleri ve deyimler platformu // Bizleri her türlü sosyal medyadan takip edebilirsiniz. Konumuzun altında linkler mevcuttur. Yetim ile ilgili Ayetler فَذٰلِكَ الَّذ۪ي يَدُعُّ الْيَت۪يمَۙ İşte o, öksüzü iter, kakar. Maun suresi فَاَمَّا الْيَت۪يمَ فَلَا تَقْهَرْۜ Öyleyse sakın yetimi ezme. Duha suresi 9. ayet اَلَمْ يَجِدْكَ يَت۪يمًا فَاٰوٰىۖ O seni yetim bulup da barındırmadı mı? Duha suresi 6. ayet اَوْ اِطْعَامٌ ف۪ي يَوْمٍ ذ۪ي مَسْغَبَةٍۙ يَت۪يمًا ذَا مَقْرَبَةٍۙ اَوْ مِسْك۪ينًا ذَا مَتْرَبَةٍۜ Veya salgın bir kıtlık gününde yemek yedirmektir, Yakınlığı olan bir yetime, Veya hiçbir şeyi olmayan yoksula. Beled suresi 14, 15 ve كَلَّا بَلْ لَا تُكْرِمُونَ الْيَت۪يمَۙ Hayır hayır, doğrusu siz yetime ikram etmiyorsunuz. Fecr suresi 17. ayet وَيُطْعِمُونَ الطَّعَامَ عَلٰى حُبِّه۪ مِسْك۪ينًا وَيَت۪يمًا وَاَس۪يرًا Düşküne, yetime ve esire seve seve yemek yedirirler. İnsan suresi 8. ayet مَٓا اَفَٓاءَ اللّٰهُ عَلٰى رَسُولِه۪ مِنْ اَهْلِ الْقُرٰى فَلِلّٰهِ وَلِلرَّسُولِ وَلِذِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينِ وَابْنِ السَّب۪يلِۙ كَيْ لَا يَكُونَ دُولَةً بَيْنَ الْاَغْنِيَٓاءِ مِنْكُمْۜ وَمَٓا اٰتٰيكُمُ الرَّسُولُ فَخُذُوهُ وَمَا نَهٰيكُمْ عَنْهُ فَانْتَهُواۚ وَاتَّقُوا اللّٰهَۜ اِنَّ اللّٰهَ شَد۪يدُ الْعِقَابِۢ Allah’ın o kent halkından, Resulüne verdiği ganimetler, Allah’a, Resul’e, ona akrabalığı bulunanlara, yetimlere, yoksullara, yolcuya aittir. Ta ki içinizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir şey olmasın. Peygamber size ne verdiyse onu alın. Size neyi yasakladıysa ondan sakının ve Allah’tan korkun. Çünkü Allah’ın azabı şiddetlidir. Haşr suresi 7. ayet وَلَا تَقْرَبُوا مَالَ الْيَت۪يمِ اِلَّا بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُ حَتّٰى يَبْلُغَ اَشُدَّهُۖ وَاَوْفُوا بِالْعَهْدِۚ اِنَّ الْعَهْدَ كَانَ مَسْؤُ۫لًا Yetimin malına da yaklaşmayın. Ancak rüşdüne erinceye kadar en güzel bir şekilde yaklaşabilirsiniz. Ahdi de yerine getirin. Çünkü verilen sözde elbette sorumluluk bulunuyor. İsra suresi 34. ayet وَاعْلَمُٓوا اَنَّمَا غَنِمْتُمْ مِنْ شَيْءٍ فَاَنَّ لِلّٰهِ خُمُسَهُ وَلِلرَّسُولِ وَلِذِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينِ وَابْنِ السَّب۪يلِۙ اِنْ كُنْتُمْ اٰمَنْتُمْ بِاللّٰهِ وَمَٓا اَنْزَلْنَا عَلٰى عَبْدِنَا يَوْمَ الْفُرْقَانِ يَوْمَ الْتَقَى الْجَمْعَانِۜ وَاللّٰهُ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ Şunu da biliniz ki, ganimet olarak aldığınız her hangi bir şeyden beşte biri mutlaka Allah içindir. O da peygambere ve ona yakınlığı olanlara, yetimlere, miskinlere ve yolda kalmışlara aittir. Eğer siz Allah’a iman etmiş, hak ile batılın ayrıldığı o gün, iki ordunun karşı karşıya geldiği o Bedir günü kulumuza indirdiğimiz âyetlere iman getirmiş iseniz bunu böyle biliniz. Ve biliniz ki, Allah, herşeye kâdirdir. Enfal suresi 41. ayet وَلَا تَقْرَبُوا مَالَ الْيَت۪يمِ اِلَّا بِالَّت۪ي هِيَ اَحْسَنُ حَتّٰى يَبْلُغَ اَشُدَّهُۚ وَاَوْفُوا الْكَيْلَ وَالْم۪يزَانَ بِالْقِسْطِۚ لَا نُكَلِّفُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا وَاِذَا قُلْتُمْ فَاعْدِلُوا وَلَوْ كَانَ ذَا قُرْبٰىۚ وَبِعَهْدِ اللّٰهِ اَوْفُواۜ ذٰلِكُمْ وَصّٰيكُمْ بِه۪ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَۙ Yetimin malına yaklaşmayın; yalnız erginlik çağına erişinceye kadar malına en güzel biçimde yaklaşabilir ve uygun şekilde harcayabilirsiniz. Ölçü ve tartıyı tam adaletle yapın. Biz kimseye gücünün yettiğinden fazlasını teklif etmeyiz. Söylediğiniz zaman da, yakınınız da olsa âdil olun ve Allah’a verdiğiniz sözü tutun. Öğüt alıp düşünesiniz diye Allah bunları size emretmiştir. Enam suresi 152. ayet وَيَسْتَفْتُونَكَ فِي النِّسَٓاءِۜ قُلِ اللّٰهُ يُفْت۪يكُمْ ف۪يهِنَّۙ وَمَا يُتْلٰى عَلَيْكُمْ فِي الْكِتَابِ ف۪ي يَتَامَى النِّسَٓاءِ الّٰت۪ي لَا تُؤْتُونَهُنَّ مَا كُتِبَ لَهُنَّ وَتَرْغَبُونَ اَنْ تَنْكِحُوهُنَّ وَالْمُسْتَضْعَف۪ينَ مِنَ الْوِلْدَانِۙ وَاَنْ تَقُومُوا لِلْيَتَامٰى بِالْقِسْطِۜ وَمَا تَفْعَلُوا مِنْ خَيْرٍ فَاِنَّ اللّٰهَ كَانَ بِه۪ عَل۪يمًا Kadınlar hakkında senden fetva isterler. De ki Onlar hakkındaki fetvayı size Allah veriyor Yazılmış hakları olan mirası kendilerine vermediğiniz ve nikahlanmayı istemediğiniz öksüz kızlar ve zavallı çocuklara ve bir de yetimlere adaletle davranmanız hakkında Kitap’ta size okunan âyetler vardır. Sizin her yaptığınız iyiliği, muhakkak Allah bilir. Nisa suresi 127. ayet وَاعْبُدُوا اللّٰهَ وَلَا تُشْرِكُوا بِه۪ شَيْـًٔا وَبِالْوَالِدَيْنِ اِحْسَانًا وَبِذِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينِ وَالْجَارِ ذِي الْقُرْبٰى وَالْجَارِ الْجُنُبِ وَالصَّاحِبِ بِالْجَنْبِ وَابْنِ السَّب۪يلِۙ وَمَا مَلَكَتْ اَيْمَانُكُمْۜ اِنَّ اللّٰهَ لَا يُحِبُّ مَنْ كَانَ مُخْتَالًا فَخُورًاۙ Allah’a ibadet edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Sonra anaya, babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, akraba olan komşulara, yakın komşulara, yanında bulunan arkadaşa, yolda kalanlara, sahip olduğunuz kölelere iyilik edin. Şüphesiz Allah, kibirlenen ve övünen kimseyi sevmez. Nisa suresi 36. ayet Yetim Hakkı yemek Ayet اِنَّ الَّذ۪ينَ يَأْكُلُونَ اَمْوَالَ الْيَتَامٰى ظُلْمًا اِنَّمَا يَأْكُلُونَ ف۪ي بُطُونِهِمْ نَارًاۜ وَسَيَصْلَوْنَ سَع۪يرًا۟ Yetimlerin mallarını haksız yere yiyenler, muhakkak ki karınlarını ateşle doldurmuş olurlar ve cehennemi boylarlar. Nisa suresi 10. ayet وَاٰتُوا الْيَتَامٰٓى اَمْوَالَهُمْ وَلَا تَتَبَدَّلُوا الْخَب۪يثَ بِالطَّيِّبِۖ وَلَا تَأْكُلُٓوا اَمْوَالَهُمْ اِلٰٓى اَمْوَالِكُمْۜ اِنَّهُ كَانَ حُوبًا كَب۪يرًا Öksüzlere mallarını verin ve kötüsünü onlara vererek iyisiyle değiştirmeyin. Onların mallarını, kendi mallarınıza karıştırıp yemeyin. Zira bu, büyük bir günahtır. Nisa suresi 2. ayet وَاِنْ خِفْتُمْ اَلَّا تُقْسِطُوا فِي الْيَتَامٰى فَانْكِحُوا مَا طَابَ لَكُمْ مِنَ النِّسَٓاءِ مَثْنٰى وَثُلٰثَ وَرُبَاعَۚ فَاِنْ خِفْتُمْ اَلَّا تَعْدِلُوا فَوَاحِدَةً اَوْ مَا مَلَكَتْ اَيْمَانُكُمْۜ ذٰلِكَ اَدْنٰٓى اَلَّا تَعُولُواۜ Eğer öksüz kızlarla evlendiğinizde onlara karşı adaletli davranamamaktan korkarsanız, hoşunuza giden diğer kadınlardan iki, üç ve dörde kadar evlenebilirsiniz. Eğer adaleti gözetmemekten korkarsanız, o zaman bir tane ile veya elinizin altındakiyle sahip olduğunuz câriye ile yetinin. Doğruluktan ayrılmamak için bu daha elverişlidir. Nisa suresi 3. ayet وَابْتَلُوا الْيَتَامٰى حَتّٰٓى اِذَا بَلَغُوا النِّكَاحَۚ فَاِنْ اٰنَسْتُمْ مِنْهُمْ رُشْدًا فَادْفَعُٓوا اِلَيْهِمْ اَمْوَالَهُمْۚ وَلَا تَأْكُلُوهَٓا اِسْرَافًا وَبِدَارًا اَنْ يَكْبَرُواۜ وَمَنْ كَانَ غَنِيًّا فَلْيَسْتَعْفِفْۚ وَمَنْ كَانَ فَق۪يرًا فَلْيَأْكُلْ بِالْمَعْرُوفِۜ فَاِذَا دَفَعْتُمْ اِلَيْهِمْ اَمْوَالَهُمْ فَاَشْهِدُوا عَلَيْهِمْۜ وَكَفٰى بِاللّٰهِ حَس۪يبًا Evlenme çağına gelinceye kadar yetimleri gözetip deneyin. Onların akılca olgunlaştıklarını görürseniz, mallarını kendilerine teslim edin. “Büyüyecekler de mallarına sahip olacaklar” endişesiyle onları israf ederek, tez elden yemeyin. Zengin olan, onların malını yemekten çekinsin. Fakir olan ise, meşrû sûrette yesin. Mallarını kendilerine verdiğiniz zaman, bunu şahitler karşısında yapın. Hesap görücü olarak Allah yeter. Nisa suresi 6. ayet وَاِذَا حَضَرَ الْقِسْمَةَ اُو۬لُوا الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينُ فَارْزُقُوهُمْ مِنْهُ وَقُولُوا لَهُمْ قَوْلًا مَعْرُوفًا Paylaşma sırasında akrabalar, öksüzler, yoksullar hazır bulunurlarsa, onlara da bir şey verin ve onlara güzelce sözler söyleyerek gönüllerini alın. Nisa suresi 8. ayet وَاِذْ اَخَذْنَا م۪يثَاقَ بَن۪ٓي اِسْرَٓاء۪يلَ لَا تَعْبُدُونَ اِلَّا اللّٰهَ وَبِالْوَالِدَيْنِ اِحْسَانًا وَذِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينِ وَقُولُوا لِلنَّاسِ حُسْنًا وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَۜ ثُمَّ تَوَلَّيْتُمْ اِلَّا قَل۪يلًا مِنْكُمْ وَاَنْتُمْ مُعْرِضُونَ Hani bir vakitler İsrailoğulları’ndan şöylece mîsak kesin bir söz almıştık Allah’dan başkasına tapmayacaksınız, ana-babaya iyilik, yakınlığı olanlara, öksüzlere, çaresizlere de iyilik yapacaksınız, insanlara güzellikle söz söyleyecek, namazı kılacak, zekatı vereceksiniz. Sonra çok azınız müstesna olmak üzere sözünüzden döndünüz, hâlâ da dönüyorsunuz. Bakara suresi 83. ayet لَيْسَ الْبِرَّ اَنْ تُوَلُّوا وُجُوهَكُمْ قِبَلَ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ وَلٰكِنَّ الْبِرَّ مَنْ اٰمَنَ بِاللّٰهِ وَالْيَوْمِ الْاٰخِرِ وَالْمَلٰٓئِكَةِ وَالْكِتَابِ وَالنَّبِيّ۪نَۚ وَاٰتَى الْمَالَ عَلٰى حُبِّه۪ ذَوِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينَ وَابْنَ السَّب۪يلِ وَالسَّٓائِل۪ينَ وَفِي الرِّقَابِۚ وَاَقَامَ الصَّلٰوةَ وَاٰتَى الزَّكٰوةَۚ وَالْمُوفُونَ بِعَهْدِهِمْ اِذَا عَاهَدُواۚ وَالصَّابِر۪ينَ فِي الْبَأْسَٓاءِ وَالضَّرَّٓاءِ وَح۪ينَ الْبَأْسِۜ اُو۬لٰٓئِكَ الَّذ۪ينَ صَدَقُواۜ وَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْمُتَّقُونَ Yüzlerinizi bazan doğu, bazan batı tarafına çevirmeniz erginlik değildir. Fakat eren o kimselerdir ki, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitabave bütün peygamberlere iman edip, yakınlığı olanlara, öksüzlere, yoksullara, yolda kalmışa, dilenenlere ve esirleri kurtarmaya seve seve mal verirler. Namazı kılarlar, zekatı verirler. Bir de andlaştıkları zaman sözlerini yerine getirenler, hele sıkıntı ve hastalık durumlarında ve harbin şiddetli zamanında sabır ve kararlılık gösterenler var ya, işte doğru olanlar da bunlardır, korunanlar da bunlardır. Bakara suresi 177. ayet يَسْـَٔلُونَكَ مَاذَا يُنْفِقُونَۜ قُلْ مَٓا اَنْفَقْتُمْ مِنْ خَيْرٍ فَلِلْوَالِدَيْنِ وَالْاَقْرَب۪ينَ وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينِ وَابْنِ السَّب۪يلِۜ وَمَا تَفْعَلُوا مِنْ خَيْرٍ فَاِنَّ اللّٰهَ بِه۪ عَل۪يمٌ Ey Muhammed! Sana nereye infak edeceklerini soruyorlar. De ki Hayır olarak verdiğiniz nafaka, ana baba, yakınlar, öksüzler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir. Hayır olarak daha ne yaparsanız herhalde Allah onu bilir. Bakara suresi 215. ayet فِي الدُّنْيَا وَالْاٰخِرَةِۜ وَيَسْـَٔلُونَكَ عَنِ الْيَتَامٰىۜ قُلْ اِصْلَاحٌ لَهُمْ خَيْرٌۜ وَاِنْ تُخَالِطُوهُمْ فَاِخْوَانُكُمْۜ وَاللّٰهُ يَعْلَمُ الْمُفْسِدَ مِنَ الْمُصْلِحِۜ وَلَوْ شَٓاءَ اللّٰهُ لَاَعْنَتَكُمْۜ اِنَّ اللّٰهَ عَز۪يزٌ حَك۪يمٌ Dünya ve ahiret hakkında düşünürsünüz. Sana bir de yetimlerden soruyorlar. De ki Onlar hakkında yapacağınız bir ıslah, işlerine karışmamaktan daha hayırlıdır. Eğer onlara karışırsanız, onlar sizin kardeşlerinizdir. Allah, bozguncuyla ıslah ediciyi bilir, birbirinden ayırd eder. Eğer Allah dileseydi, sizi zora koşardı. Şüphesiz ki Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. Bakara suresi 220. ayet Yetim ile ilgili Ayetler konumuzdan sonra sitemizde mevcut YETİM ile ilgili konularımıza aşağıdaki linklerden kolaylıkla ulaşabilirsiniz… Semih YAŞAR Yetim ile ilgili hadisler Resulullah sa buyurdular ki “Ey Ebu Zerr! Ben seni zayıf bir kimse görüyorum. Ben kendim için sevdiğimi senin için de aynen severim. Öyleyse iki kişi üzerine emir olmayasın, yetim malına da velilik yapmayasın.” Ebu Zerr ra. Kütübü sitte hadis no 5802 Hz. Aişe ra kardeşi Muhammed`in yetim kızlarını terbiyesine almış, onları hacr devrelerinde himaye ediyordu. Kızların kendi mülkleri olan zinetleri vardı. Hz. Aişe bu zinetler için zekat vermiyordu. Kasım İbnu Muhammed ra. Kütübü sitte hadis no 2024 Resulullah sav buyurdu ki “Kim Müslümanlar arasından bir yetim alarak yiyecek ve içeceğine dahil ederse, affedilmez bir günah şirk işlememişse, Allah onu mutlaka cennete koyacaktır.” İbnu Abbas ra. Kütübü sitte hadis no 180 Bir adam İbnu Abbas ra`a “Yanımda bir devesi olan bir yetim var. Devesinin sütünden içebilir miyim?” diye sormuştu. İbnu Abbas şu cevabı verdi “Eğer deve kaybolunca arıyor, katran vesairesini sürerek tedavisini yapıyor, su yalağını onarıyor, sulama gününde suyunu içiriyorsan yavruya zarar vermeden ve memeyi tamamen kurutmadan içebilirsin.” Kasım İbnu Muhammed ra. Kütübü sitte hadis no 5170 Babası radıyallahu anh`ndan anlatıyor “Resulullah sav`a bir adam kebairden sormuştu, şöyle cevap verdiler “Onlar dokuzdur!” buyurdular ve saydılar “Şirk, sihir, insan öldürmek, faiz yemek, yetim malı yemek, savaştan kaçmak, namuslu kadınlara iftirada bulunmak, anne ve babaya haksızlık, kıbleniz olan Beytu`l-Haram da masiyet işlemeyi sağlığınız ve ölümünüzde helal addetmek.” Ubeyd İbnu Umeyr ra. Kütübü sitte hadis no 5230 Bir adamın yanında yetime bir kız vardı. Onu kendisine nikahladı. Kızın meyve veren bir hurma ağacı vardı. Kız, o hurma ağacında olsun, adamın başka malında olsun ona ortaktı. Adam kızı kendisi için tutuyor, kıza kendisinden mehir olarak bir şey vermiyordu. Bunun üzerine şu ayet indi “Eğer velisi olduğunuz mal sahibi yetim kızlarla evlenmekle onlara haksızlık yapmaktan korkarsanız, onlarla değil, hoşunuza giden başka kadınlarla iki, üç ve dörde kadar evlenebilirsiniz…” Nisa, 3 Kütübü sitte hadis no535 Ravinin büyükannesi Müleyke ra hazırladığı bir yemeğe Resulullah sav`ı davet etti. Efendimiz şeref vererek yemekten yediler. Sonra “Kalkın size namaz kıldırayım!” buyurdular. Enes ra der ki “Ben uzun müddettir kullanılmaktan kararmış olan hasırımızı getirdim, üzerine su çiledim. Aleyhissalatu vesselam, üzerinde namaza durdu. Ben ve yetim, arkasında saf yaptık, yaşlı annem de bizim arkamızda durdu. Resulullah sav bize iki rek`at nafile namaz kıldırıp, sonra ayrıldı.” Enes ra. Kütübü sitte hadis no 2693 Kim üzerinde Muhammed sav`ın mührü bulunan sahifeyi görmek isterse şu ayetleri okusun “De ki “Gelin size Rabbinizin haram kıldığı şeyleri söyleyeyim, O`na hiçbir şeyi ortak koşmayın, anaya babaya iyilik yapın. Yoksulluk korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyin -sizin ve onların rızkını veren biziz- Gizli ve açık kötülüklere yaklaşmayın, Allah`ın haram kıldığı cana haksız yere kıymayın. Allah bunları size düşünesiniz diye buyurmaktadır. yetim malına, erginlik çağına erişene kadar en iyi şeklin dışında yaklaşmayın; ölçüyü ve tartıyı doğru yapın. Biz kimseye ancak gücünün yeteceği kadar yükleriz. Konuştuğunuz vakit -akraba bile olsa- sözünüzde adil olun. Allah`ın ahdini yerine getirin. Allah size bunları öğüt alınanız için buyurmaktadır” En`am 151-153 İbnu Mes`ud ra. Kütübü sitte hadis no 608 Bir başka rivayette “Ey Muhammed! Kadınlar hakkında senden fetva isterler” Nisa 127 ayeti ile ilgili Hz. Aişe şu açıklamayı yapar “Burada sözkonusu edilen, kişinin terbiyesi altında bulunan ve malından kendisine ortak olan yetime kızdır. Adam bu yetime ile evlenmeyi düşünmediği gibi, başkasıyla evlendirip, yabancıyı malına ortak kılmak da istememekte, yetimeyi ortada tutmaktadır. Cenab`ı Hakk, mezkur ayetle bu durumu yasaklamaktadır.” Ebu Davud merhum şu ilavede bulunur Rebi`a, Cenab-ı Hakk`ın “Eğer velisi olduğunuz mal sahibi yetim kızlarla evlenmekte onlara haksızlık yapmaktan korkarsanız…” sözü hakkında şu açıklamayı yaptı “Burada Allah Teala şunu söylüyor “Korkuyorsanız bu yetimeleri serbest bırakın, arada tutmayın, ben size dört tanesini helal kıldım.” Kütübü sitte hadis no538 Bir başka rivayette “Ey Muhammed! Kadınlar hakkında senden fetva isterler” Nisa 127 ayeti ile ilgili Hz. Aişe şu açıklamayı yapar “Burada sözkonusu edilen, kişinin terbiyesi altında bulunan ve malından kendisine ortak olan yetime kızdır. Adam bu yetime ile evlenmeyi düşünmediği gibi, başkasıyla evlendirip, yabancıyı malına ortak kılmak da istememekte, yetimeyi ortada tutmaktadır. Cenab`ı Hakk, mezkur ayetle bu durumu yasaklamaktadır.” Ebu Davud merhum şu ilavede bulunur Rebi`a, Cenab-ı Hakk`ın “Eğer velisi olduğunuz mal sahibi yetim kızlarla evlenmekte onlara haksızlık yapmaktan korkarsanız…” sözü hakkında şu açıklamayı yaptı “Burada Allah Teala şunu söylüyor “Korkuyorsanız bu yetimeleri serbest bırakın, arada tutmayın, ben size dört tanesini helal kıldım.” Kütübü sitte hadis no538 “Ey Allah`ın Resulü! “dedim, “beni memur ta`yin etmez misin?” Bu sözüm üzerine, elini omuzuma vurdu ve sonra da “Ey Ebu Zerr, sen zayıfsın, memurluk ise bir emanettir. Hakkını veremediğin taktirde kıyamet günü rüsvaylık ve pişmanlıktır. Ancak kim onu hakederek alır ve onun sebebiyle üzerine düşen vazifeleri eksiksiz eda ederse o hariç” buyurdu. Ebu Davud`un diğer bir rivayetinde şöyle gelmiştir “Ey Ebu Zerr, ben seni zayıf görüyorum. Ben kendim için istediğimi senin için de isterim. Sakın iki kişi üzerine amir olma, yetim malına da velilik yapma.” Yine Ebu Davud`un bir diğer rivayeti [Haraç 5, 2934] şöyle “Resulullah sav buyurdu ki “Ariflik haktır, halka ariflik gereklidir, ancak arifler ateştedir.” Ebu Zerr ra. Kütübü sitte hadis no 1722 Resulullah sav`ı işittim, diyordu ki “Rumlar insanların ekserisi olduğu bir sırada Kıyamet kopar” Bunu işiten Amr İbnul-As ra atılarak “Söylediğine dikkat et!” dedi. Müstevrid “Ben Resulullah sav`dan işittiğimi söylüyorum!” diye te`yid etti. Amr “Sen bunu söylersen bil ki onlarda dört haslet vardı Fitne sırasında, insanların en halimidirler. Musibete uğrayınca da onu en çabuk atlatanıdırlar. Kaçtıktan sonra geri dönmede insanların en çabuğudurlar. Miskin, yetim ve zayıflara en hayırlı olanlarıdır. Beşinci olarak hoş ve güzel bir hasletleri de kralların zulümlerine en fazla karşı koyan kimseler olmalarıdır.” Müstevrid el-Kureyşi ra. Kütübü sitte hadis no 4551 Cenab-ı Hakk`ın şu sözleri nazil olduğu zaman “yetim rüşdüne erinceye kadar, onun malına o en güzel olanından başka bir suretle yaklaşmayın”; keza “yetimlerin mallarını haksız ve haram olarak yiyenler karınlarına ancak bir ateş yemiş olurlar. Onlar çılgın bir ateşe gireceklerdir” Nisa, 10 yanında yetim bulunanlar hemen gidip yetimlerin yiyeceğini ve içeceğini kendilerinin yiyip içeceklerinden ayırdılar. yetime ait yiyecek ve içeceklerden bir şey artsa ona dokunulmuyor, yiyinceye veya kokuşup bozuluncaya kadar saklanıyordu. Bu hal, bir kısım müşkilatlara sebep oldu. Durum Resulullah sav`a arzedildi. Bunun üzerine şu ayet nazil oldu “Sana yetimleri sorarlar. De ki; “Onları faydalı ve iyi bir hale getirmek hayırlıdır. Şayet kendileriyle bir arada yaşarsanız onlar sizin kardeşlerinizdir” Bakara, 220. Bu ayet üzerine yetimlerin yiyeceklerini ve içeceklerini kendi yiyecek ve içeceklerine karıştırdılar.” İbnu Abbas ra. Kütübü sitte hadis no 480 Cenab-ı Hakk`ın şu ayette “Ey Muhammed! Kadınlar hakkında senden fetva isterler, de ki “Onlar hakkında fetvayı size Allah veriyor Bu fetva kendilerine yazılan şeyi vermediğiniz ve kendileriyle evlenmeyi arzuladığınız yetim kadınlara ve bir de zavallı çocuklara ve yetimlere doğrulukla bakmanız hususunda Kitab`ta size okunandır…” Nisa, 127 ayetinde atıfta bulunan bahis. Önceki ayettir ki orada şöyle denmektedir “Eğer velisi olduğunuz mal sahibi yetim kızlarla evlenmekle onlara haksızlık yapmaktan korkarsanız, onlarla değil, hoşunuza giden başka kadınlarla iki, üç ve dörde kadar evlenebilirsiniz.” Hz. Aişe ra devamla şunu söyledi “Sonraki ayette yani, “… kendileriyle evlenmeyi arzuladığınız yetim kadınlara…” Nisa, 127 ifadesinin geçtiği ayette, Cenab-ı Hakk`ın mevzubahis ettiği arzu, kişinin terbiyesi altında bulunan yetimenin malı ve güzelliği az olması halindeki arzudur. Bu durumda onunla evlenmek istememektedir. Kütübü sitte hadis no537 Yetim nedir ne demekYetim nedir Yetim; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de sıfat olarak kullanılır. kökeni arapça dilinden gelmektedir. Yerel Türkçe anlamı Yetecek kadar Yetim isminin anlamı, Yetim ne demek Erkek ismi olarak; Babası ölmüş çocuk. Yalnız, tek...Yetimhoca nedir ne demekYetimhoca nedir Yetimhoca; Yerleşim Merkezi olarak kullanılan bir sözcüktür. Gezilecek Görülecek bir yer olarak anlamı Rize şehri, İkizdere ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge. Yeti İnsanda bulunan, bir şey yapabilme yeteneği, m...Yetimlik nedir ne demekYetimlik nedir "Yetimlik" ile ilgili cümle örnekleri Yetim Babası ölmüş olan çocuk, babasız. Durum Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon. Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarl...Yetim çemberi nedir ne demekYetim çemberi nedir Yerel Türkçe'deki anlamı Sulu olmayan, yağınca biriken kar. Çemberi Kadın başörtüsü, yemeni, yazma Çember Merkez denilen sabit bir noktadan aynı uzaklık ve düzlemdeki noktalar kümesinin oluşturduğu kapalı eğri. Yazma,...Yetimhane nedir ne demekYetimhane nedir Yetimhane; kökeni arapça, farsça dillerine dayanır. "Yetimhane" ile ilgili cümleler Yetim Babası ölmüş olan çocuk, babasız. Çocuklar "arkadaşlar!" anlamında kullanılan bir seslenme sözü. Yer Ekime elverişli toprak ...Yetimli nedir ne demekYetimli nedir Yetimli; Yerleşim Merkezi olarak kullanılan bir sözcüktür. Gezilecek Görülecek bir yer olarak anlamı Adana şehrinde, Aladağ ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yer. Yeti İnsanda bulunan, bir şey yapabilme yeteneği, ... Soner AYDIN/MERSİN, DHAMERSİN'in Yenişehir ilçesinde Seher Aslan Özkurt'u 34 öldürdükten sonra kaçan ve hakkında kırmızı bülten çıkarılan Seyfetullah Söylemez 42 aradan 2 yıla geçmesine rağmen bulunamadı. 2 tutuklu sanığın yargılandığı davanın bugün görülen duruşmasında söz alan anne İ. Aslan, "Organize bir şekilde eve girerek, kızımı öldürdüler. 10 yaşındaki çocuğun kafasına silah dayadılar. Evimi yıktılar, 2 çocuğu yetim bıraktılar" 2 Ekim 2020'de Batıkent Mahallesi Soydaş Sitesi'nde meydana geldi. Besicilik yapan Seyfetullah Söylemez, arkadaşları Barış Şimşek 32 ve Cevdet Dinar 21 ile saat sıralarında bir süre birlikte yaşadığı Seher Aslan Özkurt'un evinin önüne geldi. Söylemez, Şimşek ile birlikte yanında getirdiği demir kesme makası ile Özkurt'un dairesine girdi. Söylemez ile Şimşek, Özkurt ile ilk eşinden olan 2 çocuğunun ellerini plastik kelepçeyle bağlayıp, cep telefonlarını ve kadının altın yüzüğünü aldı. Söylemez, ardından da Özkurt'u dövmeye başladı. Bir fırsatını bulan Özkurt, dama çıkıp, komşularından yardım istedi. Ancak peşinden gelen Söylemez, sürükleyerek merdiven boşluğuna getirdiği Seher Aslan Özkurt'un başına tabancayla ateş açtı. Seher Aslan Özkurt olay yerinde yaşamını yitirdi, Söylemez ve Şimşek ise kaçtı. Polis ekiplerince yakalanan Barış Şimşek ve Cevdet Dinar tutuklandı, Seyfetullah Söylemez ise HALATLA BALKONA İNİP DAİREYE GİRMİŞŞüpheliler hakkında 'cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', 'kasten öldürme', 'nitelikli konut dokunulmazlığını ihlal etme', 'silahla birden fazla kişi ile birlikte konutta geceleyin yağma' suçlarından Mersin Adliyesi 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. İddianamede, Söylemez'in yanında getirdiği demir kesme makası ile binanın giriş kapısını kırarak, içeri girip dama çıktığı, damdan 10'uncu kattaki dairenin balkonuna halat sarkıttığı ve açık olan balkon kapısından Özkurt'un evine girdiğinin tespit edildiği bugün görülen duruşmasında tutuklu 2 sanık ile öldürülen Özkurt'un ailesi ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada söz verilen tutuklu sanıklar, tahliyelerini istedi. Sanıklardan şikayetçi olan Özkurt'un ailesi ise en ağır cezayı almalarını istedi.'EVİMİ YIKTILAR, 2 ÇOCUĞU YETİM BIRAKTILAR'Davada söz alan anne İ. Aslan, "Organize bir şekilde eve girerek, kızımı öldürdüler. 10 yaşındaki çocuğun kafasına silah dayadılar. Evimi yıktılar, 2 çocuğu yetim bıraktılar. Şikayetçiyim, en ağır cezayı alsınlar" duruşmada hakkında kırmızı bülten çıkartılan sanık Seyfetullah Söylemez henüz yakalanmazken, duruşma bir kez daha ertelendi. DHADHA-Güvenlik Türkiye-Mersin / Merkez Soner AYDIN2022-08-08 140709 Anadolu Ajansı, DHA, İHA tarafından geçilen tüm Mersin haberleri, bu bölümde editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Mersin Haberleri alanında yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen ajanslardır. Olay, 2 Ekim 2020'de Batıkent Mahallesi Soydaş Sitesi'nde meydana geldi. Besicilik yapan Seyfetullah Söylemez, arkadaşları Barış Şimşek 32 ve Cevdet Dinar 21 ile saat sıralarında bir süre birlikte yaşadığı Seher Aslan Özkurt'un evinin önüne geldi. Söylemez, Şimşek ile birlikte yanında getirdiği demir kesme makası ile Özkurt'un dairesine girdi. Söylemez ile Şimşek, Özkurt ile ilk eşinden olan 2 çocuğunun ellerini plastik kelepçeyle bağlayıp, cep telefonlarını ve kadının altın yüzüğünü aldı. Söylemez, ardından da Özkurt'u dövmeye başladı. Bir fırsatını bulan Özkurt, dama çıkıp, komşularından yardım istedi. Ancak peşinden gelen Söylemez, sürükleyerek merdiven boşluğuna getirdiği Seher Aslan Özkurt'un başına tabancayla ateş açtı. Seher Aslan Özkurt olay yerinde yaşamını yitirdi, Söylemez ve Şimşek ise kaçtı. Polis ekiplerince yakalanan Barış Şimşek ve Cevdet Dinar tutuklandı, Seyfetullah Söylemez ise HALATLA BALKONA İNİP DAİREYE GİRMİŞŞüpheliler hakkında 'cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', 'kasten öldürme', 'nitelikli konut dokunulmazlığını ihlal etme', 'silahla birden fazla kişi ile birlikte konutta geceleyin yağma' suçlarından Mersin Adliyesi 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. İddianamede, Söylemez'in yanında getirdiği demir kesme makası ile binanın giriş kapısını kırarak, içeri girip dama çıktığı, damdan 10'uncu kattaki dairenin balkonuna halat sarkıttığı ve açık olan balkon kapısından Özkurt'un evine girdiğinin tespit edildiği bugün görülen duruşmasında tutuklu 2 sanık ile öldürülen Özkurt'un ailesi ve taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada söz verilen tutuklu sanıklar, tahliyelerini istedi. Sanıklardan şikayetçi olan Özkurt'un ailesi ise en ağır cezayı almalarını istedi.'EVİMİ YIKTILAR, 2 ÇOCUĞU YETİM BIRAKTILAR'Davada söz alan anne İ. Aslan, "Organize bir şekilde eve girerek, kızımı öldürdüler. 10 yaşındaki çocuğun kafasına silah dayadılar. Evimi yıktılar, 2 çocuğu yetim bıraktılar. Şikayetçiyim, en ağır cezayı alsınlar" duruşmada hakkında kırmızı bülten çıkartılan sanık Seyfetullah Söylemez henüz yakalanmazken, duruşma bir kez daha ertelendi.

yetim hakkı ile ilgili sözler